YİĞİT MUVAHHİDLERİN ÖYKÜSÜ

1980 darbesinden sonra ülke siyasi ve dini çalışmalarla yerle bir edildi.

Cumhuriyetten bu yana askeri darbeler ve zulüm yasaları ile ezilen halk, bu darbeyle acı çekiyor.

Siyasi ve dini işler yapmak ateşten gömlek giymek, dünyayı üç talakla ayırmak ve ölümle evlenmek demekti.

Üç kişi toplanırsa siyasi örgüt olarak basıldı.

İnsanlara işkence merkezlerinde insanlık dışı muamele yapıldı.

Yurt dışına kaçanlar göç kamplarında harap oldu ve kalanlar hapishanelere inanılmayacak kadar zulüm gördü.

Cumhuriyetin ilk hedefi dindi. İslam’a karşı medeniyet adı altında savaş yapıldı ve her şey bir Osmanlı kalıntısı olarak kabul edildi.

Devasa altmış yıl … Yok olmanın ve yeni nesillerin büyüdüğü altmış yıl.

Dinden uzak bir halk …

Dinini öğrenmek ya da öğretmek isteyenler için unutulmayacak işkence, sürgün, hapis, açlık ve idam …

Zahmetsiz Müslümanlar bu enkaz karşısında çalışmaya başladı. Yeni bir İslami uyanış olarak, İslami hareket hem Türkiye’de hem de dünyada canlandı.